30 Haziran 2011 Perşembe

Aşk Sahneleri Part3/İyi ve Kötünün Ötesinde-Nietzsche

Unutkanlar şanslıdır çünkü hatalarının derdini çekmezler! diyor Nietzsche.
Joel yeni ayrıldığı tek aşkının onu hafızasından sildirdiğini öğrenince bunu kendine yediremez ve
aynı operasyonu geçirerek ondan intikam almaya ve çektiği acıya son vermeye karar verir.
Birlikte geçirdikleri en son dakikalarından geçmişlerine doğru Joel'in hafızasından silinmeye başlayan Clementine "Şaşkınım, korkuyorum ve kendimi yok oluyormuşum gibi hissediyorum!" diye bağırır yeni sevgilisine.
"Derim soyuluyor, yaşlanıyorum, her şey anlamsız geliyor...." diye tekrarlar, sanki birinin hafızasından silindikçe gerçekte yok oluyormuş gibi acı çeker. Belki o yüzden az sonra girdiği Joel'in hatıralarında ayakta kalmaya çalışırken 'Dev bir fil' olmayı diler; unutmaya, unutulmaya inat.
Artık unutmaların son sahnesine geldiğinde silinmek üzere olan iki insan birbirlerini bir daha tanımamak üzeredirler
"Keşke kalsaydın" der Clementine
"Şimdi keşke kalsaydım diyorum, keşke bir çok şeyi yapmış olsaydım, tanrım, keşke kalsaydım"der Joel, geri döndürülemez geçmişinde, iyi ve kötünün ötesinde.....

29 Haziran 2011 Çarşamba

Aşk Sahneleri/Part2

Arka fonda Max Richter, On the Nature of Daylight
Teddy hayatının aşkıyla yani ölmüş karısıyla bir camın önünde dikiliyor
Dışarıda bir göl manzarası; ahşaptan ve sedirden bir oturma grubu; gökyüzü pembe, mor ve mavi....
Teddy, gitmeyeceğini, onu çok sevdiğini söylüyor
Halbuki Dolaris bir kemik yığınından ibaret olduğunun farkında, adam ne kadar inkar etse de-
O ısrar ediyor "Öyleyim" diyor, "Uyanmalısın" diyor.. 
Odaya kül yağıyor, kara kül her yeri kaplıyor; abajurların üstünü, halıyı, koltukları, duvarları, perdeleri, kenardaki mektup masasının üstünü... kısacası değdiği her yeri...
Müzik yükseliyor
Teddy gitmeyeceğini söylüyor, Dolaris onu yüzleşmesi gerektiği konusunda ikna etmeye çalışsa da, artık gitmek zorundu olduğunu anlatmaya uğraşsa da, Teddy ona daha sıkı sarılıyor. "Yapamayacağım" diyor. Ta ki Dolaris sımsıkı sarıldığı kollarının arasından, bir kül yığınına dönüp havaya karışıncaya dek onu bırakmıyor...

27 Haziran 2011 Pazartesi

obsesifmakinist: Aşk Sahneleri/Part 1

obsesifmakinist: Aşk Sahneleri/Part 1: "Çift Değirmen Kafesi, saat 4'ten sonra... Nino cektinin cebinde, hayalinde aşık olduğu ama henüz tanışamadığı kızın resmiyle kafeye girer....."

Aşk Sahneleri/Part 1

Çift Değirmen Kafesi, saat 4'ten sonra...
Nino ceketinin cebinde, hayalinde aşık olduğu ama henüz tanışamadığı kızın resmiyle kafeye girer...
Arka taraftaki masalardan birine oturur
Amelie, Nino'nun oturduğu masanın arkasındaki camın ardından onu aşkla izlerken
O farkında bile varmadan, Amelie'nin usul usul fısıldadıklarını yapmaya başlar...
Nino çay kaşığını yavaşça masaya bırakır
Parmağının ucuyla şeker tanelerine toplar
Sonra arkasına döner ve onunla konuşur.....
"Bu resimdeki kız sen misin?" diye sorar
Amelie heyecanlı ama soğukkanlı halde derin bir nefes alır, sanki onu hiç tanımıyormuş gibi
'Hayır' anlamında kafasını iki yana sallar...
Nino arkasına dönüp kafeden çıkarken, Amelie dikildiği yerden su olur yere dağılır...

17 Haziran 2011 Cuma

Yorgunum

Yorgunluğun tanımı, mutsuzluğun resminden daha muallakmış meğer...
Ve bugün günlerden cuma, her kim için ne ifade ediyorsa da
Üzgünüm ama bugün benim için geçerli olan sükut halim
Biraz yorgunum, biraz halsiz ve keyifsiz
Basit şeylere ihtiyacım var bugün ve hiçbir şeye yeniden başlamayı düşünmüyorum
Ne de olsa her şey zaten olduğu gibi değerli, kıymetli
Yalnızca biraz dinlenmek istiyorum
Devam etmek için:)

12 Haziran 2011 Pazar

I'm A Cyborg But That's Ok

Chan-wook Park sinemasını çoğu gibi ben de Old Boy ve Lady Vengeance'den biliyorum. Katı anlatım dili, yüksek şiddet sahneleri, konu seçimindeki ağırlığı ve sürprizli kurgusu...
Yeni izlediğim IACBTO filmi ise İmdb'ye göre bir romantik komedi, bana göre kara drama.
Şimdiye kadar izlenmiş filmler arasında en romantik filmi Natural Born Killers olarak seçenler varsa veya Eternal Sunshine of The Spotless Mind'daki aşkı en gerçekçi aşk hikayesi olarak kabul ediyorlarsa...Edward Scissorhands'deki tek iyi kalpli insanın Edward olduğunu düşünenlerdenseniz ve Village'da Ivy'nin aşkı için girdiği mücadeleden büğülenmişseniz, biraz alakasız olsa da söylemeden geçemeyeceğim, bir de 30 Days of Night en sevdiğiniz vampir filmlerindense:))
Üstüne üstlük aranız bilimkurgu sinemasıyla barışıksa, bilimkurgu algısındaki yalın anlatım diline aşıksanız, iyi bir aşk filmi izlemek istiyorsanız;
'That's Ok' diyorum. Biraz geç olsa da filmi izlemenizi öneriyorum:)
Şu ömrü hayatımda kimse benim için pirinç megatronu yapmadı da!

http://www.imdb.com/title/tt0497137/