15 Kasım 2012 Perşembe

Pabucumun Aydını

Altın işlemeli, yakuttan, zümrütten, incilerden bir taht oturduğu
Ayağının altında pufu, böyle kaz tüyünden üstü, onun da alt çerçevesi altın işlemeli
Sağ tarafında  elinde ibriği, sol kolunun üstünde havlusu bekleyen bir uşak
Sol tarafında bir kadın figürü, emrine amade, komut bekliyor
Kafasının üstünde sarığı, dolanmış da dolanmış kafasının üç katı neredeyse,
tahta yaslanmış bir asa, gösterişli, sağ elinin yüzük parmağında neredeyse bebek kafası kadar bir yüzük,
kendi parafı da olur, değerli taşlardan bir demet de. Dalkavuğu önünde, arkasında, isterse yanıbaşında, çıplak ayakları, altında şalvarı, üstünde kaftanı, çirkin burunlu, düşük gözlü, bıyıklı oturuyor.
Al bu adamı, üzerine bir pelerin, elinde bir hançer, gözüne bir maske koy, başka bir tarihte
Ve sonra al bu adamı, üzerine ihram, eline bir tespih tutuştur, imamesi kıymetli taştan ama
Başka bir zaman, bir üniforma, başına bir kep geçir, yıldızlar omzundan dökülsün
Şimdi de, network'ten beymen'den gucci'den bir takım elbise, hayal gücün, zevkin hangisine yeterse, yabancı marka bir don içinde, yumuşak bir gömlek, uyumlu bir kravat, ve ceket ve pantolon işte..
Veya at üstündekilerin hepsini, aç gözlerini bak sivri sivri, it elinin tersiyle önünde dalkavukluk yapan iti, halklar değişir, kanunlar değişir de dalkavukluk değişmez sen bilirsin, bak gerçekten. Adam çıplak diye bağırmana gerek yok. İçinde "Adam yok" göreceksin.
Vantrolog misali, ses onun karnından dahi gelmiyor, ipi tutan başkası.
E o zaman sen koca dalkavuk, aydın diye geçiniyorsun, yeri geliyor en şaşalı ödülleri cebinde biriktiriyorsun, masumiyetin birikimleri, uzunca tanımlıyorsun ama kendince tanımlıyorsun peki.
Peki, elbiselerin içi boş kardeşim, sen kime dalkavukluk yapıyorsun?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder