14 Ocak 2015 Çarşamba

tahsin'e

devinimin görsel dili.
tahsinciğimin sergi açılışını kazasız belasız atlattık.
şimdi adam kayırıcılık sayılmasın ama fotoğraflar muazzamdı. sanırım kendi klasik tarzının  dışında bir çalışma yapmış olmasının heyecanı da doruktaydı. sağdan soldan dinlediğimiz sinyaller ise pozitif. hem de oldukça. bir insan daha ne ister ki?
ben de sergi defterine aynen öyle yazdım.
"tahsinciğim, fena değilsin..." gibi küçük komiklikler şakalar başlangıcından sonra, bir evden sanırım bir sanatçı çıkar, ölmeden önce senin yarın kadar olabilirsem şanslıyım.. dedim.
doğru da sanırım. bazılarımız için sanat hep bir hobi, montumuzun cebinde, yanımızda, masamızın kenarında her zaman tuttuğumuz yedeğimiz gibi. yaşam yedeği.
onun için ise yaşam şekli. hiçbir zaman unutmuyor. evden neredeyse bakkala gitmek için çıkışında bile fotoğraf makinası taşımasını yadırgarken biz, o otuz yıldır bu şekilde yaşıyor. sabır işi.

onun hakkında; çok şey söylemek isterim ki zor. ama ucundan şunu bilmeniz kafi, onunla ne kadar gurur duysak az, hem sanatıyla, hem bakış açısıyla, hem sevgisi ve hayata karşı olan sonsuz sadakatiyle bizi 'birşey'lere dönüştürdüğü için ve bizi 'biri' yapmak için bu kadar didindiği için, hep bir kavgası ve mücadelesi olan tahsin'e ne kadar teşekkür etsek az.
dünyayı bu denli değiştirmeye çalışan ve tüm olumsuzluklara rağmen asla yılmayan bir insanın gözünden  dünyanın bu kadar güzel yansıtılması harika bir şey.

teşekkür ederiz.

ayrıca, oraya kadar gelen bizi yalnız bırakmayan tüm dostlara arkadaşlara teşekkür ederim. harikasınız. erkenden gidip babama tam destek olan yaseminciğime olan sevgim bir başka tabii. küçük gizli tahsin pr.cısı gibi gibi :)
şimdi buraya tek tek herkesin ismini listelemek olmaz sanırım. çünkü ayrıca binbir türlü çaba vermesine rağmen, son anda çıkan aksaklıklar nedeniyle iştirak edemeyenleri de biliyorum ve onları da çok seviyorum.





















Sergi: Devinimin Görsel Dili (Expression of Motion), Tahsin Aydoğmuş
30 Ocak 2015 tarihine kadar, Nişantaşı, Galeri Işık'ta devam ediyor.
İlgililere duyurulur, sevgiler.


Not: bizi her sabah Nazım'dan bir kupleyle uyandıran babam'a

sen mutluluğun resmini yapabilir misin abidin? 
işin kolayına kaçmadan ama 
gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil 
ne de ak örtüde elmaların 
ne de akvaryumda su kabarcıklarının arasında dolaşan kırmızı balığınkini 
sen mutluluğun resmini yapabilir misin abidin? 
1961 yazı ortalarındaki küba'nın resmini yapabilir misin? 
çok şükür çok şükür bugünü de gördüm 
ölsem gam yemem gayrının resmini yapabilir misin üstad?

Bizim için de sensin Tahsincim...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder